COV-2 AŞISI TÜRKİYE’DE 13 BİN GÖNÜLLÜYE UYGULANACAK

“GÖNÜLLÜLER 18-50 YAŞ ARASINDA KRONİK HASTALIĞI OLMAYAN KİŞİLERDEN SEÇİLECEK”

COV-2 AŞISI TÜRKİYE’DE 13 BİN GÖNÜLLÜYE UYGULANACAK
Sağlık 8.10.2020 17:34:00 0

EDİTÖR

ihlas Haber Ajansı

Haberi Sesli Oku

Çinli Biyoteknoloji firması ile Sağlık Bakanlığı tarafından imzalanan protokol ile geliştirilen Sars Cov-2 korona virüse karşı yapılacak olan Covi-2 aktif aşısının çalışmasında, Faz 3 evresinde geçilmesi ile geliştirilen aşı Türkiye’de 13 bin kişiye uygulanacak. Aşı ile ilgili bilgiler veren Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği Covi-2 aktif aşı Sorumlu Araştırmacı Doktor Ayşin Kılınç Toker, “Türkiye olarak ilk defa bu kadar büyük Faz 3 çalışmasında ön ayak oluyoruz” dedi.

Başarılı olamayan aşıların Faz 3 aşamasına gelemediğini ve aşıda güvenilirlik konusunda herhangi bir sorun yaşanmadığını söyleyen Ayşin Kılınç Toker, “Aslında faz çalışmaları olarak Faz 1, 2, 3, 4 olarak tanımlanır. Faz 0 da laboratuvar boyutunda gerekirse deney hayvanları üzerinde çalışma yapılır. Faz 1 ve 2 ise etki ve dozlama için sağlıklı ama sınırlı gönüllü sayısı ile çalışır. İnsan üzerinde deneyler yapılır. Eğer bu aşamalarda herhangi bir problem yaşanmaz ise geniş gönüllü çerçevesine sahip Faz 3 çalışmalarına geçilir. Aşının içeriği şu an için inaktive edilmiş sars cov-2 virüsü. Yani herhangi bir hastalık oluşturacak etkisi bırakılmamış laboratuvar ortamında in aktive edilmiş konumda o yüzden de hastalık belirtileri açısından güvenirliği yüksek düzeyde. Zaten Faz 1 ve Faz 2 çalışmalarında hayatı tehdit eden önemli bir yan etkiye saptamadık. Ayrıca denekleri ve gönüllüleri vazgeçtirecek bir durum olmadı. Faz 2 çalışmaları da deneklerin pozitif yanıtlarıyla sonuçlandı, Faz 1 ve Faz 2 çalışmaları. Onları geçemediği takdirde hiçbir aşı ve ilaç Faz 3 aşamasına gelemiyor. Bu o yüzden güvenlilik ve yan etki profili açısından önemli” dedi.

“Dünyada 50 bin, Türkiye’de 13 bin kişide uygulanacak”

Aşının Türkiye’de 13 bin kişide uygulanacağını ve Türkiye’nin ilk defa bu kadar büyük Faz 3 çalışmasında ön ayak olduğunu söyleyen Toker, “Öncelikle aslında bu Çin biyoteknoloji firmasından üretilen bir aşı. Aşının üretimi Çine ait. Çin’le Sağlık Bakanlığı tarafından tüm dünya genelinde protokolünün hazırlandığı bir çalışma. Şöyle ki dünya üzerinde 50 bin gönüllüde Faz 3 çalışması yapılması planlanıyor. Bunun 13 bin kadarlık bir bölümü Türkiye’de yapılacak. Çin ve Brezilya gibi birçok ülkede uygulama başladı. Şu ana kadar 10 bin sağlıklı gönüllü aşı uygulaması yapıldı ve herhangi bir hayatı tehdit edecek yan etkiye ya da tanımlanamayacak bir hastalığa rastlanmadı. Çok hafif belirtilerle atlatıldı. Biz Türkiye olarak bu kadar geniş Faz 3 çalışmasını ilk defa ön ayak oluyoruz. Türkiye’de daha sınırlı sayıda gönüllülerle yapılmıştı bu çalışmalar. 13 bin gönüllü sayısı gerçekten çok yüksek. Dediğim gibi Çin, Brezilya, Suudi Arabistan ve Bangladeş gibi UNICEF’in Afrika’da ön ayak olduğu birçok ülkede bu aşı zaten uygulanacak. Bu Çin firması aslında Sağlık Bakanlığının çok uzun zamandır beraber çalıştığı bir firma. Öyle ki çocukluk dönemi aşılarından Hepatit A Hepatit B aşısı, kızamık, kabakulak, suçiçeği aşıları, çocuk felci aşısı zaten bu firma tarafından üretilen aşıları Sağlık Bakanlığı tarafından temin ediliyor ve çocuklarımıza yıllardır bu aşılar uygulanıyor” ifadelerini kullandı.

“Tedavi yöntemini netleştiremediğimiz bir hastalık”

Ayşin Kılınç Toker, virüsün yüzde 100 etkin tedavisinin henüz bulunmadığını söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Yaşadığımız dönem çok farklı bir dönem. Maalesef tam olarak tedavisi ve klinik durumunu netleştiremediğimiz bir hastalıkla karşı karşıyayız. Bazı insanlarda çok hafif seyrederken, bazı insanlarda çok ağır, yoğun bakım şartları gerektiren durumlarla karşılaşıyoruz. Yüzde 100 bir etkin tedavisi maalesef şuan saptanabilmiş değil. O yüzden benim kendi görüşüm. Hastalığa yakalanmadan, bu hastalık nasıl geçecek düşüncesine kapılmadan, öncelikle aşı olup kendimizi hastalıktan korumak.“

Aşının 2 grup üzerinde uygulanacağını ve belirli kriterler çerçevesinde gönüllülerin seçileceğini söyleyen Ayşin Kılınç Toker, “Protokol 2 gruptan oluşuyor. K1 ve K2 olarak sınıflandırdığımız, Türkiye de yapılması gereken 13 bin kişilik gruptan ilk bin 300 kişiyi sağlık çalışanlarından yapmak istiyoruz. Bunun öncelik nedeni şu, sağlık çalışanlarının yüksek riskli temasları. Sağlık çalışanı derken ise hastanede çalışan doktor, hemşire, idari personel, teknisyen, yemekhane çalışanı, temizlik personeli dahil covid hastalarıyla sık teması olan kişilere öncelik vereceğiz. Bunun nedeni de hastanede kontrolün daha kolay olması, bu kişilerin daha yüksek temas içerisinde olması herhangi bir yan etki gelişecek olduğu takdirde daha erken yanıt verebileceğimiz, daha erken kontrol altına alabileceğimiz bir durum olmasından dolayı. Türkiye genelinde ilk bin 300 kişilik çalışmadan sonra halka 12 bin kişilik de normal risk düzeyindeki insanlara aşı çalışması yapılacak. Şuan için çalışmamız da sağlıklı gönüllülerden oluşan bir gönüllü listesi oluşturuyoruz. Bu kişilerden öncelikle daha önce PCR testi ile korona virüs hastalığını geçirmemiş olmamalarını, kan testleri ile geçirmemiş olmalarını teyit ediyoruz. Sonrasında araştırmacılar tarafından kişiler aşıya uygunluk açısından değerlendiriliyor. 18 ile 59 yaş arasında bir profil seçmeye çalışıyoruz. Kronik hastalığı olmayan, uzun süreli ilaç, kemoterapi, radyoterapi tedavisi almamış kişileri seçmeye çalışıyoruz. Yani aslında sağlıklı gönüllüleri seçmeye çalışıyoruz. Bu şekilde oluştuktan sonra biz aşıyı 0. gün ve 14. gün olacak şekilde iki doz halinde uygulayacağız. Koldan kas içerisine uygulayacağız ve 30 dakikalık bir gözlem ortamımızda sağlandıktan sonra kişileri 1 yıl boyunca 15’er belli bir süre sonra 30’ar günlük aralıklarla takip edeceğiz. Bu süre zarfında 7 gün 24 saat ulaşabilecekleri bir telefon numarası olacak. Bu telefon numarasına her türlü sağlık problemlerine, yani örneğin kişi aşı oldu sonrasında trafik kazası geçirdi. O durumda bile bizim takibimizde olacak. Denekleri tamamen gözlem altında tutacağımız bir protokol çerçevesinde çalışacağız. Onun dışında da oluşacak bir yan etkide faz1, faz2 çalışmalarında dediğimde çok sınırlı sayıda yan etkiler meydana geldi. Bunlar nedir? İşte enjeksiyon yerinde ufak bir kızarıklık, ağrı, ateşlenme hissi ama sistemik ateş yanıtı olarak şuan dünya genelinde yapılan tüm aşı çalışmaları içerisinde en düşük ateş yan etkisi bu aşı ile sağlandı. Onun dışında kişini hastaneye yatmasını gerektirecek kadar ağır bir yan etkiyle karşılaşılmadı. Hayatı tehdit eden bir yan etki söz konusu değil” dedi.


Haber Kaynak : İHA


İlk kök hücre gen tedavisini uygulayan Dr. Lankester, KANKA'da

Kök hücre gen tedavisini bulan ve uygulayan Prof. Dr. Arjan Lankester, Kansere Karşı Birlikte Derneği (KANKA) Çocuk Hematoloji Onkoloji ve Kemik İliği Hastanesini ziyaret etti. Son dakika haberleri Kayseri Haber'de...

Sosyal medyanın gizli tehlikesi! Beyin çürümesi

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Aşkın Esen Hastürk, sosyal medyanın gereksiz kullanımını ifade eden "beyin çürümesi"nin tüm yaş gruplarını etkilediği söyledi. Kayseri son dakika haberleri Kayseri Haber bülteninde...

Kalp yetmezliği hastaları için yeni umut

Kalp yetmezliği hastaları "demir eksikliği" tedavisiyle destekleniyor. Kayseri son dakika haberleri Kayseri Haber bülteninde...

Fedakarca görev yapan 112 ekiplerinin tek isteği anlayış

Ambulansın hastaneye ulaşmasına kadar geçen süreçte trafik ile mücadele eden acil tıp teknisyenleri, fedakarca yürüttükleri görevin karşılığında sadece her kesimden biraz daha anlayış bekliyor. Detaylar Kayseri Haber'de...

Türk doktor kadınların umudu oldu!

Kadınların yaşam kalitesini düşüren "stres tipi idrar kaçırma" rahatsızlığının tedavisi için Türk hekim tarafından geliştirilen "Mert" tekniğiyle ameliyat edilen çok sayıda hasta sağlığına kavuştu. Detaylar Kayseri Haber'de...

'Gezici Diş Klinikleri' 1082 kişiye ağız ve diş sağlığı hizmeti verdi

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, tahsis ettikleri gezici ağız ve diş sağlığı kliniği ile 10 ayda 1082 vatandaşa sağlık hizmeti sunduklarını bildirdi. Detaylar Kayseri Haber'de...

Akciğer tedavisinde son gelişmeler!

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Hastaneleri'nde, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında, akciğer kanseri cerrahi tedavisinde son gelişmeler anlatıldı. Detaylar Kayseri Haber'de...

Zatürreye dikkat! Hafif seyretse de ölüme yol açabilir

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Muharrem Tokmak, bazı zatürre türlerinin (atipik pnömoni) belirtilerinin daha hafif seyretmesine rağmen tedavi edilmediğinde ölüm riski taşıdığını belirtti. Detaylar Kayseri Haber'de...

Kısmi felçli hastalar için "taşınabilir el dış iskeleti" geliştirildi

İskenderun Teknik Üniversitesi Araştırma Görevlisi Vedat Yeğin, 3 yıllık çalışmayla prototipini yaptığı cihazla el felci yaşayan hastaların tedavisine katkı sağlamayı hedefliyor. Detaylar Kayseri Haber'de...

Lösemiyi yenen çocuklar, hastanedeki kardeşlerine umut oluyor

Kayseri Şehir Hastanesinde lösemiyi yenerek hayata tutunan çocuk ve gençler, hastanede ziyaret ettikleri hasta çocuklara umut oluyor. Detaylar Kayseri Haber bülteninde...

Akciğer kanseri vakalarında korkutan artış

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de bir yılda, baş sorumlusu tütün ve tütün ürünleri kullanımı olan akciğer kanserine 31 bin kişi yakalandı, 25 bin kişi bu nedene bağlı hayatı kaybetti. Detaylar Kayseri Haber'de...

18 ilaç daha geri ödeme listesine alındı

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Sağlık Uygulama Tebliği'nde yapılan değişiklikle 18 ilaç daha geri ödeme listesine alındı. Detaylar Kayseri Haber'de...

Melikgazi Belediyesi “Meme Kanseri” farkındalık eğitimi düzenledi

Melikgazi Belediyesi tarafından "Meme Kanseri Farkındalık Ayı" kapsamında kadın personele yönelik meme kanseri farkındalık eğitimi düzenlendi. Detaylar Kayseri Haber’de...

İklim durumu sağlığı nasıl tehdit ediyor? Uzmanlardan uyarı!

Lancet Geri Sayım raporuna göre, iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki tehditlerini izleyen 15 göstergeden 10'u yeni rekorlara ulaştı. Detaylar Kayseri Haber bülteninde...

Zatürre ve gripte aşının önemi

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Acar, grip virüsünün zatürreye (pnömoni) dönüşebileceğini, bu hastalıklardan korunmanın en etkili yolunun aşı olduğunu belirtti. Detaylar Kayseri Haber'de...

Türkiye'de çocuklarda görme kusuru alarm veriyor

Sağlık Bakanlığınca geçen yıl yenidoğan, okul öncesi ve ilkokul 1. sınıftaki 2,4 milyon bebek ve çocuk göz taramasından geçirildi, 17 bininde çeşitli görme kusurları tespit edildi. Detaylar Kayseri Haber'de...