Acıbadem Kayseri Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahadır Bostan, internet bağımlılarında sinirlilik, moral bozukluğu, dikkat dağınıklığı, çarpıntı, titreme, motivasyon eksikliği, uykusuzluk gibi yoksunluk belirtilerinin yaşanabildiğini söyledi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahadır Bostan, internet bağımlılarında sinirlilik, moral bozukluğu, dikkat dağınıklığı, çarpıntı, titreme, motivasyon eksikliği, uykusuzluk gibi yoksunluk belirtilerinin yaşanabildiğini söyledi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahadır Bostan, "Her ne kadar internetin hayatımıza girmesinin geçmişi çok fazla olmasa da inanılmaz bir hızla yayılarak bizi sarıp sarmaladı. Özellikle de sosyal platformların gelişmesiyle birlikte ilişkilerimizi artık neredeyse sanal olarak yaşamaya başladık. Dünyanın her yerinden, herkese ve her şeye ulaşmanın dayanılmaz kolaylığını yaşıyoruz. Ve doğal olarak artık bilgisayar, tablet ya da mobil telefonlarla daha fazla vakit geçiriyoruz. Ancak bu durum birçoğumuz için normal ve gündelik bir süreç gibi görünse de bazı durumlarda bağımlılık noktasına ulaşabiliyor" dedi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahadır Bostan, ?Bir kişi internet kullanımına günlük yaşamını ve işlevselliğini bozacak şekilde zaman ayırıyorsa ve bu durum iş, eş ya da arkadaşlık gibi ilişkilerini bozuyorsa ortada bir sorun var demektir? diye konuştu. Diğer bağımlılıklarda olduğu gibi kişiyi, aileyi maddi ve manevi olarak olumsuz yönde etkileyen bu durum toplumda yaklaşık yüzde 2 oranında görülüyor.
Erkeklerde daha fazla
Genelde 12-20 yaşları arasında görülen internet bağımlılığı erkeklerde kadınlara oranla daha fazla oluyor. Cinsiyetler arası tercihler de değişiyor. Kadınlar daha çok sosyal medya ve sohbet programlarını kullanırken, erkeklerde şiddet içeren oyunların ön plana çıktığı görülüyor. İnternette geçirilen zaman tek başına etkili olmasa da, internet bağımlısı olan kişilerin haftada ortalama 40-80 saat arasında internet başında vakit geçirdikleri gözleniyor.
8 kriterin en az 5 tanesi varsa
1. Zihnin sürekli olarak internette olup bitene takılı kalması. Günlük aktiviteleri ve sorumlulukları aksatacak şekilde internet ile ilgili aşırı zihinsel uğraşı olması ve dikkati başka yere vermekte zorlanma.
2. İnternette kalma süresinin giderek artması ile daha fazla oranda internet kullanma ihtiyacı duyma.
3. İnternet kullanımını kontrol etme, azaltma ya da tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması.
4. İnternet kullanımının azaltılması ya da tamamen bırakılması durumunda huzursuzluk, moral bozukluğu ya da sinirlilik, dikkat dağınıklığı, motivasyon düşüklüğü, isteksizlik, titreme, terleme gibi duygu durum değişikliği yaşama.
5. ?Birkaç şeye bakacağım, 1 saati geçmez? gibi düşünceler ile başlayıp, internette kalma süresinin başlangıçta planlanandan daha uzun sürmesi.
6. Aşırı internet kullanımı nedeniyle aile, okul, iş ve arkadaş çevresiyle sorunlar yaşama. İlişkilerin bozulması, sosyal hayattan uzaklaşma.
7. ?Daha 1 saat bile olmadı, yeni başladım? gibi internette kalma süresi konusunda çevresindekilere yalan söyleme.
8. Aile, okul, ikili ilişkiler, maddi sorunlar, sorumluluklar gibi alanlarda yaşanan sıkıntılardan, problemlerden, olumsuz duygulardan uzaklaşmak için internette vakit geçirme.
Kendi kendine çözülmüyor!
Özellikle 12-20 yaş arası gençleri etkileyen internet bağımlılığının alkol ve madde bağımlılığı gibi düşünülüp tedavi edilmesi gerekiyor. İnternet bağımlılığının da profesyonel yardım alarak tedavi edilmesi gereken bir sorun olduğunu söyleyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahadır Bostan, kişinin kendi başına çözebileceği ya da çevrenin baskısı ile düzelecek bir durum olmadığına işaret ediyor. Kişiler arası ilişkilerin bozulmasına ve olumsuz yönde etkilenmesine neden olabilen bu durumun, alkol ve madde bağımlılığı gibi düşünülmesi gerektiğini belirten Dr. Bahadır Bostan, ?Kişinin elinde olmadığını, kendi kendini kontrol edemeyeceğini, hastaya yapacağımız her türlü baskının işe yaramayacağını bilmeliyiz. Psikiyatri uzmanının değerlendirip varsa eşlik eden diğer psikiyatrik problemlerin tespiti sonrasında, ilaç ve bilişsel davranışçı terapilerle tedavi mümkün olabiliyor? diye konuştu.