"GURBETÇİ" SEVİNCİ
Yıllık izinlerini Türkiye´de geçirmek için memleketlerine gelen gurbetçiler, ekonomik ve ticari hayatı canlandırarak esnafın yüzünü güldürüyor.
Çoğunluğu Almanya, Belçika, Hollanda ve Fransa´da yaşayan gurbetçiler, temmuz ayının ilk günlerinden itibaren Kayseri´ye gelmeye başladı.
Gurbetçiler, inşaat firmasından düğün salonuna, sucuk imalatçısından mobilya mağazasına kadar pek çok sektörde hareketliliği artırdı.
Önceki yıllarda havaalanında davul zurna eşliğinde çiçeklerle gurbetçileri karşılayan esnaf ve esnaf odaları, bu yıl ise kentin dört bir yanına verdikleri ilanlarla gurbetçileri yatırım yapmaya ve ekonomiye katkı sunmaya teşvik ediyor.
Bazı firmalar "Gurbetçi kardeşim hoş geldin" ilanlarıyla dikkati çekmeye çalışırken, bazıları da gurbetçilere özel kampanyalarını ilanlarla duyuruyor.
Yurt dışında zor şartlarda çalışan ve memleketlerine daha çok gayrimenkul alanında yatırım yapan gurbetçi vatandaşlar ise dönüş yolunda da kente özel lezzetleri yanlarında götürüyor.
Gurbetçiler ayrıca evlenecek çocuklarının düğün alışverişlerini de uygun fiyatlarından dolayı memleketlerinde yapmayı tercih ediyor.
"Gurbetçilerimizin ayakkabı boyacısından en büyük firmaya kadar yararı dokunuyor"
Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, yaptığı açıklamada, temmuzda gelmeye başlayan gurbetçilerin eylülün 20´sine kadar kentte kalmalarını beklediklerini söyledi.
Gurbetçilerin Türkiye´yi hareketlendirdiklerini ifade eden Gülsoy, özellikle tarihi Kapalı Çarşı´da ve kentin işlek caddelerinde gurbetçilerin varlıklarını hissettirdiklerini dile getirdi.
Avrupa´dan gelen gurbetçilerin kent ekonomisine katkısını değerlendiren Gülsoy, şöyle devam etti:
"Gurbetçilerimizin ayakkabı boyacısından en büyük firmaya kadar yararı dokunuyor. Her sektöre katkıları müthiş. Şehrimizde billboardlara baktığınızda pek çok firma onlar için ´hoş geldin´ ilanı bastırdı. Gurbetçilerimize gereken önemi vermeye çalışıyoruz. Aynı zamanda düğün mevsimi olduğu için bir evin ihtiyacı olan her şeyi buradan alıyorlar. Altın, gelinlik, mobilya, beyaz eşya gibi tüm ihtiyaçlarını gideriyorlar. Esnafımızın verdiği bu ilanlar Kayseri esnafının hassasiyetini, müşteriye verdiği önemi gösterir. Esnafımız, müşterinin veli nimeti olduğunu en iyi bilendir. Müşterisine bir ´hoş geldin´ der, ne ihtiyacı olduğunu sormadan önce bir ikramda bulunmak ister. Gurbetçiler 3 bin kilometre yol katederek geliyorlar, Avrupa´da da zor şartlarda çalışıyorlar. Onları en iyi şekilde ağırlamak görevimiz."
Gurbetçi sezonu
Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KESOB) Başkanı Ahmet Övüç ise uzun yıllardır yaz döneminde baba ocağına dönen gurbetçileri havaalanında çiçeklerle karşıladıklarını anımsattı.
15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından havaalanı güvenliği için karşılama yapamadıklarını belirten Övüç, bu yıl da esnafın ve firmaların kentin işlek caddelerine ve dükkanlarına gurbetçileri karşılayan ilanlar verdiklerini anlattı.
Kayseri´de esnaf için üç sezon olduğunu ifade eden Övüç, "Gurbetçi sezonu, harmancı sezonu, pancar sezonu. Bu üç sezonda piyasa hareketlenir. Yıllardır gurbetçilerimizi havaalanında karşıladık. Firmalarımız bu yıl bunun yerine bilboardlara ilanlar vermiş. Bu mevsimde gurbetçilerimizi Türkiye´de alışveriş yapmaya davet ediyoruz. Bu tarz ilanları başka şehirlerde görmeyebilirsiniz. Gurbetçiyi memleketinde hem hoş karşılamak hem de yatırıma, alışverişe teşvik etmek için verilmiş ilanlar bunlar. ´Hoş geldin gurbetçi kardeşim´ yazısını görenlerden elbette duygulananlar oluyor. Bu bir satış becerisi. Ülkelerinde böyle karşılanmak hoşlarına gidiyor." diye konuştu.
Kuyumcular Çarşısı esnafından Hüseyin Zıkkavun da gurbetçi sezonuyla iş yoğunluklarının arttığını dile getirerek, "Hem düğün sezonu hem gurbetçi sezonu bir araya geliyor. Bu da bize olumlu yansıyor. Altın fiyatları yüksek olmasına rağmen yoğunluk yaşıyoruz. İşimizi doğru yapmamız, müşteriye doğru yaklaşmamız işimizin artmasında etkiliyor." dedi.
"Daha çok pastırma ve sucuk götürüyoruz"
Almanya´dan tatil için Kayseri´ye gelen Sakine Adıyaman ise yaklaşık 25 yıldır yurt dışında yaşadıklarını söyledi.
Özlem gidermek için memleketine geldiğini ifade eden Adıyaman, "Beş hafta kadar kalacağız. Ailemizi, sevdiklerimizi görüyoruz. İhtiyaçlarımızı da buradan alıyoruz. Daha çok pastırma ve sucuk götürüyoruz." ifadelerini kullandı.
" Pastırma kokusunu özlüyoruz"
Almanya´da doğup büyüyen Beyhan Özkan da iki haftalığına bile olsa karayoluyla memleketlerine geldiklerini anlattı.
Eskiden yollar kötü olduğu için karayoluyla gelmeyi tercih etmediklerini belirten Özkan, "Şükür şimdi çok iyi. Buraya gelince her şeyi unutuyoruz. Pastırma kokusunu özlüyoruz. Ülkemizde uygun fiyata her şey var. Biz buraya alışveriş için gelmiyoruz aslında havasını teneffüs etmemiz yeter. Giderken pastırma, sucuk, tulum peyniri götürüyoruz." diye konuştu.