Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan, 2019 yılı ekonomik göstergelerini değerlendirip, 2020 yılına dair yapılması gerekenlerin altını çizdiği açıklamasında “2019 yılında zor ve sıkıntılı dönemler geçirmemize rağmen moralimizi yüksek tutmaya devam ediyoruz.2020 yılında herkesin kendi sorunlarına odaklandığı süreçleri yerinde ve zamanında değerlendirmeliyiz. Her fırsatta ifade ettiğimiz üzere, artık hep birlikte asıl gündem olan ekonomiye odaklanmalıyız” ifadesini kullandı.
Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Nursaçan, "Bilindiği üzere, içerisinde bulunduğumuz coğrafya, dünyanın en karmaşık ve en zor coğrafyasıdır. Dünyaya baktığımızda alışılagelmiş küresel sistemde ciddi değişikliklerin olduğunu görüyoruz. 2018’in ikinci yarısından itibaren yaşanan sıkıntılı ve zorlu süreçten sonra, 2019 yılı içerisinde hem küresel hem de Türkiye ekonomisi açısından zor bir dönemeç olmasına rağmen, alınan tedbirler ve kararlı duruş sayesinde bütün bu sıkıntıların önemli ölçüde sarılmaya çalışılması yoluna gidilmiştir. Yani, 2019 yılını bir dengelenme ve toparlanma süreci olarak değerlendirebiliriz" ifadesinde bulundu.
Nursaçan, "Bu yılın üçüncü çeyreğinden itibaren Türkiye ekonomisi yüzde 0,9 büyüyerek yeniden büyüme atağına geçmiştir. Dördüncü çeyrekte de benzeri orana ulaşmasını öngörüyoruz. Yatırım, ihracat ve istihdamla birlikte 2020 yılında yüzde 4/5 gibi pozitif bir büyüme gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz" diyerek değerlendirmesini şu şekilde sürdürdü:
"Pek tabii olarak hükümet ve özel sektörün el ele vermesi, piyasanın canlı tutulması için nakit akışının hızlanmasına yönelik yeterli ve ciddi adımların atılması, faizlerde yeni düzenlemelere gidilerek, sanayici ve tüccarlarımıza moral ve motivasyon kazandırılması, Türk EXİMBANK ve Kredi Garanti Fonu imkanlarının yanında, devlet hibe, destek ve teşviklerinden daha da fazla yararlandırılması, işverenin rahatlaması ve istihdama daha fazla katkı sağlanması için istihdam teşvik programlarının genişletilmesi, üretim ekonomisine dayalı, verimli, sürdürülebilir, yapısal reformlara devam edilmesi, elektrik, doğalgaz ve hammadde gibi üretimde maliyeti doğrudan etkileyen kalemlerde hızlı önlem ve tedbirlerin alınması, bürokrasinin azaltılması, rekabet gücünün artırılması, piyasanın canlanması için KDV - ÖTV’nin sıfırlanması veya indirime gidilmesine yönelik güçlü ve kararlı adımların atılmasına devamı halinde, söz konusu hedefe ulaşılması mümkün olabilecektir. Genel anlamda bakıldığında, Türkiye ihracatta da olumlu bir gelişme göstermektedir. İlimizdeki ihracatın bu yıl 2.5 milyar dolar civarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Ülke olarak; yüksek milli değerlere sahip olmak, ekonomik olarak kalkınma rampasına oturmak ve küreselleşen dünyada söz sahibi olmak en önemli hedefimiz olmalıdır. Herkesin kendi sorunlarına odaklandığı süreçleri yerinde ve zamanında değerlendirmeliyiz. Her fırsatta ifade ettiğimiz üzere, artık hep birlikte asıl gündem olan ekonomiye odaklanmalıyız. İş Dünyası olarak çok iyi biliyoruz ki; 2019 ve geçtiğimiz yıllarda hassas, zor ve sıkıntılı dönemler geçirmemize rağmen moralimizi yüksek tutmaya devam ediyoruz. Hedeflerin gerçekleşmesi, güven, istikrar ve ekonomik refahın sağlanması için çalışmaya ve üretmeye devam edeceğiz.".