KAYSERİ’NİN EN BÜYÜK DOLANDIRICILIK DAVASINA DEVAM EDİLDİ
Kayseri’nin en büyük dolandırıcılık davasında savcı 'zincirleme şekilde dolandırıcılık' suçundan cezalandırılmasını istedi
Kayseri’nin en büyük firmalarından birini yaklaşık 42 milyon TL dolandırdığı iddiasıyla yargılanan ve Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) üst düzey ilk 12 kişisi arasında yer alan Şerif Ali Tekalan’ın yakın arkadaşı Kayserili Avukat Orhan K.’nın yargılandığı mahkemenin üçüncü duruşması görüldü. Duruşmada cumhuriyet savcısı mütalaasında; Orhan K.'nın 'zincirleme şekilde dolandırıcılık', 'zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik' suçlarından cezalandırılmasıyla birlikte tutuklanmasını talep etti.
Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya müşteki olarak katılan İşadamı Mustafa Ustaoğlu; "16 yaşından bu yana sanayi ile uğraşıyorum. 156 ülkeye ihracat yapan ve 3 bin işçi çalıştıran bir şirket sahibiyim. 2000 yılında sıkıntılı süreç yaşadım. Orhan K. davamıza bakarken sürekli para istedi. Sürekli 'tutuklanacaksın', 'hapis yatacaksın' diye korkutarak para talepleri oldu. Ben de hem bankadan yatırarak hem de elden teslim ederek verdim. Paraları yatırdığına dair bize sundukları makbuzların hepsinin sahte olduğunu tespit ettim. Bankadan gönderilen paraları da çocuklarının hesaplarına geçirdiğini tespit ettik. Çocuklarına ev, araba, yat aldığını öğrendim. Bizi dolandırmış. Bizi dolandırarak bu kadar emeği boğazına geçiren şahıs şuan Bodrum'da tatilde. Şikayetçiyim" dedi.
Sanık Avukatı yaptığı savunmada iddiaları kabul etmediğini söyleyerek müşteki Mustafa Ustaoğlu'na bazı sorular sordu. Müşteki Avukatı Fatih Şen ise,, sanık tarafının mahkemenin aklıyla alay ettiğini, sorduğu soruların duruşmayla bir ilgisinin olmadığını ifade ederek Sanık Orhan K.'nın tutuklanmasını talep etti.
Cumhuriyet savcısının mahkemeye sunduğu mütalaada; Sanık Orhan K.'nın gerçeğe aykırı olarak düzenlenen 99 adet evrakla 41 milyon 841 bin TL olmak suretiyle haksız kazanç elde ettiği; zincirleme şekilde dolandırıcılık, zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılmasıyla birlikte tutuklanmasını talep etti.
Mahkeme heyeti tutuksuz sanık Orhan K.'nın tutuklanma talebini reddederek yurt dışı yasağının devamına karar verip duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
İddianameden
Savcılığın iddianamesine göre, Avukat Orhan K.'nın sahte mahkeme kararı, sahte sayman mutemet alıntı makbuzları ve sahte tutuklama kararları hazırlayarak iş adamlarından şu ana kadar yaklaşık 42 milyon TL haksız kazanç elde etmek suçundan yargılanacak. İş adamları Mustafa U. ve İbrahim U., avukatları tarafından dolandırıldıkları iddiası ile Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuşlardı. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı bu şikayet sonrası Kayseri Barosu’na kayıtlı Avukat Orhan K. hakkında Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni isteyerek, soruşturma başlattı. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı avukat Orhan K.'nın ofisinde arama kararı verdi. Aramaya Cumhuriyet Savcısı ve Kayseri Barosu’nun görevlendirdiği bir avukat katıldı. Yapılan aramalarda, suça konu edilen sahte belgelere ulaşıldığı öğrenildi. Yapılan incelemede bu sahte belgelerin avukatın bilgisayarında hazırlandığı tespit edildi. Delillerin toplanması sonucunda hazırlanan iddianame, Boğazlıyan Ağır Ceza Mahkemesi’nce Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Yapılan hukuki araştırmalarda, avukat Orhan K.'nın müvekkili iş adamlarından dolandırdığı yaklaşık 42 milyon liranın çoğunluğunu aile bireyleri ve ortak olduğu şirkete gönderdiği ortaya çıktı. İş adamları, aile hakkında da suç duyurusunda bulundu. Savcılık, aile bireylerinin hepsine yurtdışı yasağı koydu.
AVUKAT NASIL DOLANDIRDI?
Avukatın dosyasına baktığı iş adamları yargılandıkları bir davanın zaman aşımı nedeni ile düşmesine rağmen, avukatın resmi evrakta sahtecilik yaparak iş adamları hakkında sahte mahkeme evrakı, sahte para ödeme belgesi, sahte tutuklama kararı düzenleyerek, iş adamlarını yaklaşık 42 milyon TL dolandırdığı iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Orhan K. ile ilgili hazırlanan iddianamede dikkat çeken ifadeler de yer aldı. Savcılığın hazırladığı iddianamede, "İlgili dava dosyasında müvekkilleri haklarında verilen adli para cezalarının infaz edileceğini, bahse konu cezaların 10 katı tutarında haklarında beyanname düzenlendiğini, bu paraların ödenmemesi durumunda da haklarında hapis cezası verileceğine dair gerçeğe aykırı sözler söyleyip yanıltmak suretiyle 26.11.2020 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere Gaziantep Mahkemeler Veznesince düzenlenmiş gibi gerçeğe aykırı olarak 99 adet sayman mutemedi alındı belgelerini ve Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12.07.2018 tarihli ve 2018/350 değişik iş esas, 2018/345 karar sayılı evrakını düzenlediği, 26.11.2020 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere gerçeğe aykırı olarak düzenlediği 99 adet sayman mutemedi alındı belgesi ve Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.07.2018 tarihli ve 2018/350 değişik iş esas, 2018/345 karar sayılı evrakına istinaden 11.06.2013 ila 01.09.2020 tarihleri arasında 31.026.198,00 Türk lirası makbuz karşılığında elden, 10.813.900,00 Türk lirası da banka havalesi yoluyla olmak üzere şikayetçilerden toplam 41.840.098,00 Türk lirası almak suretiyle haksız menfaat temin ettiği anlaşılmış olup..." denildi.