Kayseri´de göçmen kuşların konakladığı sulak alanlara yakın bir mahallede yuva kuran leylekler, yaklaşık 60 yıldır mahalle sakinlerinin vazgeçilmez misafirleri oldu
Baharın habercisi leylekler, 60 yıldır Kayseri´nin Saracık Mahallesi sakinlerinin misafiri oluyor.
Göçmen kuşların konakladığı sulak alanlara yakın olan mahallede yuva kuran leylekler, her yıl havaların ısınmasıyla buraya gelip elektrik direkleri ve çatılara kurdukları yuvalarına yerleşiyor.
Mahallenin sessizliğini, çıkardıkları "lak lak" sesiyle dağıtan leylekler, bu nedenle mahalle sakinlerince "lak lak"lar olarak anılıyor.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da ailelerine yeni katılan yavrularını büyütüp yetiştirmenin telaşını yaşayan leylekler, yaklaşık 6 ay boyunca büyüttükleri yavrularının uçmayı öğrenmesinin ardından sıcak yerlere göç etmek üzere bölgeyi terk ediyor.
Her yıl ilkbahar döneminde leyleklerin yolunu gözleyen mahalleli, "Leylekler bizim komşumuz" ifadesini kullanıyor.
Mahalle sakinlerinden 65 yaşındaki Mahmut Özaydın, mahallelerinin göçmen leyleklerin sık uğradığı bir bölge haline geldiğini söyledi.
Mart ayının başında gelen leyleklerin doğan yavrularının, uçana kadar mahallelerinde kaldığını belirten Özaydın, şöyle devam etti:
"Yavrularını yetiştiren leylekler eylül aylının sonuna kadar giderler. Onların geldiğini ´lak lak´ seslerinden anlarız. Her sene doğan yavrular, anne babalarının yaptığı yuvalara tekrar gelirler. Uygun buldukları yere yuvalarını yaparlar. Bizim bu yörede her köyde leylek yuvası bulunur. Eski telefon direklerinin başında yuvasız direk yok. Örneğin burada bir yuva vardı 1999 depreminde yandı ama leylekler tekrar o yuvalarını yeniledi. Turistlerin bile burası dikkatini çekiyor. Yolda durup fotoğraflarını çekiyorlar. Leyleklerin bize zararı yok, aksine faydalılar. Her yıl leylekleri köyümüzde misafir etmek bizi mutlu ediyor. Onların lak lak sesi bize şevk veriyor."
"Onların gagasından çıkan lak lak sesi bize huzur veriyor"
Leylekleri komşuları olarak niteleyen 35 yaşındaki Recep Aslan da ekmek kırıntılarını ve yemek artıklarını çöpe atmayıp leyleklere verdiklerini ifade etti.
Aslan, leyleklerin kendilerinden çekinmediklerini ve ekmek kırıntılarını bahçeye koydukları saatleri bile bildiklerini anlattı.
Leyleklerin gagalarından çıkan lak lak seslerinin kendilerine huzur verdiğini dile getiren Aslan, "Bir insanın komşuluk ilişkisi nasıl olursa bizimki de aynısı. Bir insan bir iki gün eve gelmediği zaman merak etmez misiniz? Biz de onları merak ediyoruz. ´Neredeler, ne yaparlar, bir şey mi oldu´ diye sürekli gözlemliyoruz. İnsanın sevdiği bir şarkı çıkar radyoda, aynen o şekilde biz de onların gagasından çıkan seslerle huzur buluyoruz." diye konuştu.