"ARKADAŞLARIMLA OYNAMAK, DIŞARI ÇIKIP TEMİZ HAVA ALMAK İSTİYORUM"
Kayseri´nin Develi ilçesinde yaşayan ve doğuştan karaciğer ile böbrek yetmezliği teşhisi konulan 10 yaşındaki Yasin Sırkıntı, organ bağışıyla hayata tutunmak istiyor.
Henüz 2 aylıkken karaciğer ve böbrek yetmezliği rahatsızlığı yaşamaya başlayan Yasin, 10 yıldır organ nakliyle hayatını yaşıtları gibi sürdüreceği günün hayalini kuruyor.
Sağlık sorunları nedeniyle görme yetisini yavaş yavaş kaybeden, omurilik eğriliği yaşayan ve böbrek yetmezliğinden dolayı da her gün evinde diyaliz ünitesine bağlanan Yasin, okula gidebileceği, sokaklarda koşup oynayabileceği günün umuduyla organ bağışı bekliyor.
Yaşadığı sıkıntıları anlatan Yasin Sırkıntı, organ nakli olup arkadaşları gibi bir hayat sürmek istediğini söyledi.
"ALLAH´TAN ÜMİT KESİLMEZ"
Organ nakli olacağı günü sabırsızlıkla beklediğini belirten Sırkıntı, şunları kaydetti:
"Karaciğer ve böbreğim yok. Karaciğer bekliyorum. Allah´tan ümit kesilmez. Bir vericimiz varsa inşallah olur. Bizim sülalede şeker hastalığı var. O yüzden ailemin organları bana olmuyor, onlar veremiyor. Bir kişinin bana gönüllü donör olmasını istiyorum. Arkadaşlarımın yanında olmak, onlarla gülüp oynamak istiyorum. Okula gitmek, arkadaşlarımla koşup oynamak ve dışarı çıkıp temiz hava almak istiyorum. İçeride bunalıyorum. Bunun için dışarı çıkarak 1 dakika da olsa durup içeri giriyorum. Ben okula gitmiyorum. Eve öğretmen geliyor, ders çalışıyoruz. Öyle zaman geçiyor. Cuma günleri çok az bir ders görüyorum İstiklal Marşı için okula gidiyorum. Daha sonra eve gelip diyalize giriyorum."
ZAMANLA GÖRME YETİSİNİ DE KAYBETTİ
Baba Aydın Sırkıntı da oğlunun 2 aylıkken havale geçirdiğini ve hastaneye gittiklerinde sağlık sorunlarını öğrendiklerini anlatarak çocuğunun yaklaşık 10 yıldır diyalize girdiğini ve karaciğerle böbrek bağışı beklediklerini ifade etti.
Karaciğer nakli yapılması durumunda Yasin´in gelişiminin artacağını ifade eden Sırkıntı, gönüllü donörün karaciğerinden çok az bir parça alınacağını ve bağışçının da kısa sürede sağlığına kavuşabileceğini aktardı.
Karaciğer naklinden sonra böbrek nakli arayışına gireceklerini anlatan baba Aydın Sırkıntı, tedavisi sürmesine rağmen oğlunun vücudunun zamanla taş ürettiğini, görme yetisinde sıkıntılar yaşadığını dile getirdi.
GÖNÜLLÜ VATANDAŞLARI BEKLİYORUZ"
Çocuğunun yaşaması için elinden gelen gayreti gösterdiğini ancak çabalarının yetersiz kaldığını belirten Sırkıntı, şöyle devam etti:
"0 RH pozitif kan taşıyan bir gönüllünün acil karaciğerine ihtiyacımız var. Aile olarak şeker hastalığı olduğundan bizlerden bu karaciğer çıkmadı. Biz gönüllü birinden acil karaciğer bekliyoruz. Gönüllü birinin karaciğerinden çok az bir bölüm alarak oğluma verecekler. Bu olursa oğlumuz kurtulacak ve o kişi de 1 ay içerisinde ayağa kalkacak. Doktorlarımız karaciğerden çok az bir parça alacaklarını söylüyorlar. Arkadaşlarımızın çocukları gülüp oynarken kendi çoğumuzu bir yere çıkaramamak zorumuza gidiyor. Başka çocuklar dışarı çıkıp oynarken, okula giderken bizim çocuğumuz ´ben ne zaman arkadaşlarımla gideceğim´ diye evde ağlıyor. Bu süreçte çocuğumun tedavisi için Ankara´ya ve Kayseri merkeze gidip geliyoruz. Ben de belediyede işçi olarak çalıştığım için aldığım maaşla bu süreçte maddi olarak zorlanıyorum."
Aydın Sırkıntı, oğullarının tedavisine yardımcı olacak 2-3 canlı donör bulduklarını ancak donörlerin yakın çevresinin onları olumsuz düşünceleriyle vazgeçirdiklerini de söyledi.
Anne Aysel Sırkıntı ise kadavradan organ nakli için sıra beklediklerini, çocuklarını mama ile beslediklerini anlatarak, "Yemekleri tuzsuz olacak ama Yasin tuz istiyor. ´Herkes yiyor, ben neden yemiyorum´ diye ağlıyor. Bir çare arıyoruz. 10 yıldır diyalize giriyor. Ben kendim yapıyorum diyalizini. Çok zor. Allahım kimseye göstermesin." dedi.